TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay’ın Soma ziyareti

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay hafta sonu Soma’ya gelerek, Türkiye Maden İşçileri Sendikası Soma Şubesi ve maden şehitliğini ziyaret etti.

En son Nisan ayının 20’sinde yargıtay bir karar verdi. Şimdi dava Anayasa Mahkemesinde. Dünyada mahkemeler soruyu çözer, maalesef bizim ülkemizin mahkemeleri sorun çıkartır. Görevleri sorun çözmek ama maalesef sorun çıkartıyorlar. Sorun çıkarmanın bir anlamı yok. Soma davası ile ilgili geçen haftalarda ifade ettim. Anayasa mahkemesinin önünde dosyalar. A’dan Z’ye ne lazımsa hepsi var. Bu dosya ile ilgili insanların yüreğine su serpecek şekilde bunu bir inceleyin. Hata, noksan nerde varsa, noksansız yerine getirin. güzel bir laf var: Hukuk dünyanın heryerinde kadını korur, kamuyu korur, emeği korur.Biz burda mağduruz. 301 kardeşimizin evladı var, ailesi var. Bununla ilgili verilen karardan toplumun tamamına yakını rahatsız. Bir an önce Anayasa Mahkemesi detaylı bir şekilde incelesin önümüzü görelim” dedi.
Buradaki ziyaretinin ardından maden şehitliğini ziyaret eden TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay’a Türkiye Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul ve Yönetim Kurulu, Maden İş Sendikası Soma Şube Başkanı Ali Uzun ve Yönetim Kurulu, Ege Bölgesi Şube Başkanı Cumhur Yılmaz ve Yönetim Kurulu, Ege 1 Nolu Şube Başkanı Rıza Sal ve Yönetim Kurulu, Soma 2 Nolu Şube Başkanı Murat Çolak ve Yönetim kurulu, Soma Belediye Başkanı Ali Tulup, Tes-İş Sendikası Başkanı Mustafa Girginler ve maden işçileri de eşlik etti. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay ve beraberindekiler maden şehitlerinin mezarlarına karanfil bırakarak, dua ettiler.
Atalay burada yaptığı açıklamasında, “301 kardeşimiz bundan 9 buçuk yıl evvel iş kazasında değil, iş cinayetinde can verdi. Akabinde Ermenek’te, Siirt’te, Maraş’ta ve Amasya’da değişik bölgelerdedki işyerlerinde iş kazalarında iş cinayetlerinde can vermeye devam ediyorlar. Her seferinde bu son olsun diyoruz, maalesef son olmuyor. Bu kardeşlerimizin çocukları o zaman 1 yaşındaydı, şimdi 10 yaşında. Yani ev vermekle, para vermekle bir nebze olsun belki yaşamlarını kolaylaştırıyor ama evlat, baba, kardeş, abi, eş bir daha gelmiyor. İnşallah bu son olur. Ülkeyi yönetenler, işverenler daha adaletli, kurallara uyarlar, daha merhametli olurlar. Sivil toplum örgütleri sendikalarla bu kurallara uyup uymadıklarını dikkatlice takip ederler.Filistin’de bugün 41. gün.Ben buaraya gelirken Filistin sendikaları bir mektup yazdı. Diyor ki, hastanede çalışanlar ölüyor, Birleşmiş Milletlerdeki görevliler ölüyor, gazeteciler ölüyor, kilisedekiler ölüyor, mülteci kamplarındakiler ölüyor.Ne olursunuz bir an evvel durdurun.Bu feryadı dünyaya sesleniyorlar ama şuana kadar 13 bin insan bunun 7 bini çocuk, kadın-yaşlı ölmeye devam ediyor. Dünyayı idare edenler merhametsizliklerinin son örneğini göstermeye devam ediyorlar. onun için biz bu ülke de beraber olmak, güçlü olak zorundayız, adil olmak zorundayız” dedi.